Ne düşünüyorsunuz çocuklara ev işlerini öğretmek hakkında? Bu önemlidir ve emin olun çok zor bir şey değildir. Çocukları yetiştiren, büyüten, onları eğiten kim; anneler. Sizler çocuklarınızı büyütürken onlara doğru yolu öğretebilirsiniz. En basitinden, evde su isteyecek olsanız hemen kızım bana bir su verir misin dersiniz. Yanınızda oğlunuz varsa ondan da istemelisiniz. Çocuklara evde sorumluluk vermek gerekir, çünkü bu onların ilerleyen zamanlarda kendine yeten, güvenli ve pratik bireyler olmalarına yardımcı olur.
Çocukluktan başlamalısınız her şeye. Nasıl mı? Bakın şöyle:
1. Masa mı hazırlanıyor, herkes yardım etmeli, yemek mi yendi, masa birlikte toplanmalı.
2. Bulaşık makinesi yıkadı mı, birlikte boşaltmalısınız. Zaten bir süre sonra size yerlerini sordukları için onlar da neyin nerede olduğunu öğrenecekler.
3. Kirli çamaşırların kirliye konduğunu gösterin ve öğretin.
4. Yataklarını yapsınlar, varsın çok güzel olmasın, yapa yapa öğrenecekler.
5. Bırakın etrafı bir iki batırsınlar, yumurta kırmayı ve pişirmeyi öğrensinler. Birlikte tost hazırlayıp onu pişirin. En kolay yemek makarna yapmak, bunu öğretin. Dolaptan tencereyi alıp yemek koyup ısıtamayacak çocuklar olmasınlar.
6. Elektrik süpürgesini çıkarın birlikte süpürün. Çocuğunuzun yaşına göre kimi zaman siz çekin o süpürsün, kimi zaman siz süpürün o yerleştirsin.
7. Çamaşırlar yıkandığında makineden alıp asmayı öğrensin. Varsın düzgün asmasın, siz ona doğruyu öğretin ama şevkini kırmayın.
8. Müsait zamanlarda kahvaltıyı o hazırlasın, ona bu fırsatı verin.
9. Arada kuruyan çamaşırları birlikte toplayın, ütü nasıl yapılır öğretin. Tabii basit çamaşırlardan ve kendi eşyasını ütülemeden başlayın.
10. Birlikte markete gidip alışveriş yapın nasıl sebze alınır,soğan nasıl seçilir öğrensin. Süt ,yoğurt vs. ürünleri alırken son kullanma tarihlerine bakmak gerektiğini de.
11. Birlikte fatura yatırın, birlikte sıcak sıcak ekmek alın fırından.
Bu örnekler böyle uzayıp gider. Bunları öğretmeye üşenmeyin. Öğretemeyeceğinizi de düşünmeyin, biraz sabırlı ve anlayışlı olursanız pekala öğretebilirsimiz. Çocuklara ev işlerini sevdirmek için emek vermek gerekir ama verdiğiniz emeğe değecektir. İnanın sonunda çok becerikli, kendine güvenen ve en önemlisi kendisine güvenildiği için kıvanç duyan, sevildiğini bilen çocuklar yetiştirmiş olursunuz.
Çocuklara sorumluluk bilinci kazandırmak için onlara güvenmek ve bazı şeyleri yapmalarına izin vermek gerekir. Bunlar çocuğun yaşına uygun şeyler olmalı tabii ve bazı beceriksizlikleri, bazı aksilikleri göze almalısınız.
1999 yılındaki büyük Marmara depreminden sonra sanırım 1 veya 2 yıl sonraydı. Gazetede hafta sonu ekinde bir röportaj okumuştum. Beni çok etkilemişti bu röportaj ve bunu bir kenara yazmıştım. Konuyla gayet ilgili olduğu için bu hikayeden de söz etmek istiyorum:
Anne çok zengin bir aileden geliyormuş, ona evde hiçbir iş yaptırılmamış. Evlendiği kişi de aynı şekilde zenginmiş. Kızları olmuş ve sadece seyahat planlama ,üst baş almak ,nereye gitsek ne yesek hep bunları düşünerek yaşıyorlarmış. Deprem olduğunda hem evlerini kaybetmişler, hem evin babasını. Anne; “Ben ve çocuklarım bir fatura yatırmayı bile bilmiyorduk ve çok sıkıntı çektik her şeyi öğrenmek için. Çocuklarım bakkaldan bir ekmek almamışlardı o güne kadar, ama hayat bizlere bunu da öğretti” diyor ve nasihat ediyordu: Çocuklarınıza küçük yaşta her şeyi öğretmeye başlayın, gün gelir de hayatta yalnız kalırlarsa zorluk çekmesinler.
Ben de bu nasihatı aklımın bir kenarına yazdım. İki çocuğum var, her şeyi birlikte yaptık, evdeki birçok iş nasıl yapılır biliyorlar. Çamaşır ve bulaşık makinesini çalıştırıyor, yıkanan bulaşıkları yerine yerleştiriyor ,çamaşırları birlikte asıyorlar. Çoğu zaman zevkle yapıyorlar. Tabii oğlum da kızım da çok becerikli. Bazen anne bu akşam makarnayı biz yapacağız diyorlar. Şimdilerde soğan doğramayı öğrendiler. Yemek nasıl pişiyor, düdüklü nasıl kullanılıyor ona bakıyorlar. Yemek pişirmeleri yakındır. Bu arada kızım 13, oğlum 15 yaşında.
Ufak tefek isler yaptiriyorum umarim büyüdükçe daha çok yardim ederler.
Büyüdükçe yardım ettikleri noktalar değişiyor aslında, insan çocuğuyla dertleşmeye, sonra akıl sormaya, danışmaya falan başlıyor. Hoş gelmişsin, yine gel, ben de uğrarım. =)