13.07.2016 00.40 dolayları: Başımı yastığa koyarken düzenli çalışma konusundaki kararlılığım için kendimi bir kere daha tebrik ettim. En azından 1 yıldır zamanı verimli kullanmak vb. konularda kararlı bir şekilde düşünüp duruyordum ve hala düşünmekten bıkmamıştım. Bende bu kararlılık oldukça sırtım yere gelmezdi, düşünmenin bir şeyi hallettiği yoktu ama bir gün uygulamaya da geçerdim nasılsa. “Amin” dedim ve uykuya daldım.
14.07.2016 07.30: Uyandığım zaman düzenli çalışmak konusunda hala kararlıydım. Birkaç gün önce, birkaç hafta veya ay da olabilir, tam emin değilim; sabahları ilk iş olarak kahvaltı edip sonra da müşterilerimden biri için 1 yazı yazmaya karar vermiştim.
Bir tane de önce yürüyüş yapıp, sonra kahvaltı edip, sonra yazı yazmak şeklinde kararım vardı ama onu ne zaman aldığımı hatırlamıyorum.
14.07.2016 07.45: En son hangi kararı aldığımı hatırlamakla kafayı bozdum ama olmadı. Belli bir konuda her saat başında yeni bir karar alırsan bir kafa karışıklığı oluyor haliyle. Düzenli olarak karar almak konusunda çok başarılıyım.
14.07.2016 08.00: Acaba kararları mı not mu alsam? Not almak dedim de, bir ara bu konuda da bir karar almıştım. Not almadığım için aksayan şeyler oluyor çünkü. Birtakım ajandalarda, not kağıtlarında ve defterlerinde bir sürü notlarım var gerçi ama “Bu önemli, bunu mutlaka not almalıyım” dediğim şeylerin bir kısmını kaydetmiyorum. Yaptığım işlerden ötürü not alacak çok şeyim var halbuki. Konu fikirleri, şifreler, takı siparişleri, yazı siparişleri vesaire.
14.07.2016 08.30: Düzenli çalışma kararım gereği Ozan için bir yazı yazmaya başladım. O yazıyı yazmak için 4 – 5 tane kaynak seçip sekme açtım. Bir yandan yazarken bir yandan da Twitter ve Facebook’da içerik pazarlaması yaptım. Öyle olunca 1 saat sürmeyecek yazı 2 saatte falan bitti tabii. Böylece ne oluyor, dikkatim bölünüyor ve kolayca yazabileceğim bir konuyla olan bağlantımı kaybediyorum, yazıyı yazmak zorlaşıyor.
Başka bir şeyle ilgilenmeden yazıyı yazsam, sonra Twitter’da yarım saat bir şeyler yapsam mesela, sonra biraz bilgisayarın başından kalksam, sonra yine belli bir şey yapsam; 1 yazı daha mesela veya Binkelam Facebook sayfasına birkaç paylaşım zamanlasam…Bazı günlere birkaç saat takı yapmayı da planlamak gerekiyor, onu da bir şekilde ayarlasam.
Bu arada, ben bunları yapıyorum aslında. Ama öyle dağınık bir şekilde yapıyorum ki birçok günüm geçmesi gerekenden daha verimsiz geçiyor, çıkarabileceğimden daha az iş çıkarıyorum; sinir oluyorum.
14.07.2016 09.54: Bak saat 10 olmadan biri bu düzenli çalışma günlüğü olmak üzere 2 yazı yazmış oldum işte. Şimdi Facebook’a bir şeyler zamanlayayım. Sonra bilgisayarı 2 – 3 saatliğine terk edip takı çalışayım. Sonra 1 müşteri yazısı daha. Sonra biraz Pinterest, oraya ne zamandır uğramadım. Instagram? Onunla da ilgilenmedim birkaç gündür, bir slayt hazırlayıp koysam.
Aslında, sabahları elime kağıt kalem alıp şu saatlerde şunları yapıcam diye yazsam diyorum, işe yarar mı acaba? Biraz yapar sonra bırakırım muhtemelen. Yazmayıp kafamdan geçersem? Bugün şu saate kadar şunları halledicem, sonra dinlenicem, ondan sonra şunları halledicem…
Höf, çok geçmeden düzenli çalışabilen, planlı bir insana dönüşmem lazım. Kendim için yahu, kendi işime yarayacak.
Sosyal medya pek düzenli çalistirmiyor insani haklisin çok dagiliyoruz.
Sosyal medyasız da olmuyor ama, insanın sitesini, yazılarını tanıtması için gayet güzel bir fırsat aslında. Fakat çok uğraşmak gerekiyor; insan içerik mi eklesin, içerik pazarlaması mı yapsın şaşırıyor – benim için durum böyle. Fazla değil, 4 – 5 platforma takılayım desen; insanı yormaya yetiyor. Sırf içerik reklamı yapmak olmaz, etkileşim de lazım. Ekip çalışması halinde yürütülen işler bu kadar zor olmaz tabii ama tek başına cidden zor. Yine de koyduğum hedeflere doğru yürümeyi bırakmam.Ve sana da kolay gelsin. =)