Güzel ve etkileyici bir kadın, zarif bir duruşu ve güzel bir sesi olan bir kadın Fahriye Evcen; beğeneni çoktur herhalde. Koyu renkli, uzun saçları ne kadar havalı ve bakımlı duruyor. Düzenli olarak bakım ve spor yapmanın insanın ruh halini olumlu etkilediğine inanıyormuş, buna ben de fena halde inanıyorum. Ne var ki inanmak yetmiyor, harekete de geçmek lazım.
Fahriye Evcen’in güzellik sırları öyle uzun bir liste teşkil etmiyor, böyle konularda uzun uzun bilgiler bulunmaz pek zaten. Evcen’in sağlıklı saçları ve duru cildi mesela, bir yönden Allah vergisidir ama bir yönden de olabildiğince uzun süre öyle kalmaları için birtakım bakım yöntemleri uyguluyor, kozmetik ürünler, doğal ürünler falan kullanıyordur . Cildinin canlı ve pürüzsüz görünümünü korumak için kil ve yosun maskeleri kullanıyormuş mesela, saçları için de havyar maskesi. Ama bunlar doğru bilgiler midir bilmiyorum, bu bilgilere bakarken cümlelerin daha çok o maskelerin reklamını yapmak adına kurulduğunu düşündüm. Bu tarz yazılar yazarken hemen her zaman kapılırım bu hisse, ama içimi dökme şeysi bu yazıya denk geldi. Maskelere lafım yok, mutlaka az – çok işe yarıyorlardır. Benim demek istediğim, bir ünlü isim, reklamını yaptığı veya işte, kendisinin güzellik sırları ile ilgili yazılarda sözü geçen ürünlerin hepsini kullanıyor veya kullandığı ürünler o 3 – 5 şeyden ibaret diye bir şey yok, öyle düşünüyorum.
Duruşun, havanın insanların iyi görünmesinde baya bir fonksiyonu var, bence Fahriye Evcen’i güzelleştiren şeylerden biri de duruşu. Ağır bir havası var ama öyle kasıntı bir hava değil, itici değil. Soğuk olmayan ama fazla samimiyetten de hoşlanmayan tipler vardır ya, öyle duruyor. Bunlar görünüme dayanan tespitler tabii, tutturuyor da olabilirim yanılıyor da. Evcen’i herhangi bir şeyden böyle ağzını yaya yaya, sulu sulu, saçma sapan bir şekilde söz ederken düşünemiyorum.
Evcen her fırsatta spor yapıyormuş, akıllı kadın tabii, hepimizin yapması lazım. Sadece düzenli yürüyüş yapmak bile çok iyi etkiler yapıyor, bir ara yaptım da söylüyorum. Kilo vermek, kilo korumak, fit görünmek, kasları güçlendirip sıkılaştırmak, sarkmaları önlemek gibi etkileri gayet önemli ama hepsi bundan ibaret değil; pozitif düşünmenizi, zihninizin açılmasını, aklınıza yeni fikirler gelmesini, bakış açınızın genişlemesini sağlıyor. Bir de insana herhangi bir sporu yaptıktan sonra gelen “Kendim için iyi bir şey yaptım, güzel bir şey yaptım.” duygusu var, o da güzel.
Yağlı, kızarmış yiyeceklerden ve hamur işlerinden uzak duran Fahriye Evcen mutfağa pek girmemekle beraber arada bir sevdiği yemekleri yapmaktan hoşlanıyormuş. Fırında makarna ve balık da en sevdiği yiyecekler arasındaymış.
Evcen güzelliği insanın en sade halindeyken bile iyi görünmesi olarak tanımlıyor ve bunun cilt güzelliği için çaba göstererek sağlanabileceğini düşünüyor. Cildiniz her zaman temiz ve bakımlı olursa sabahları kalktığınızda da güzel görünürsünüz. Bunun için doğru beslenmek, su içmek, yeterince uyumak, spor yapmak, sigara içmemek, fazla alkol kullanmamak, güneş ışınlarından korunmak ve spor yapmak lazım. Bunların yanı sıra bir de düzenli olarak dıştan cilt bakımı yapılmalı tabii.
Fahriye Evcen Kimdir
Dizi ve film oyuncusu Fahriye Evcen 4 Haziran 1986’da Almanya’da, Solingen kentinde dünyaya geldi. Babası Selanik göçmeni, annesi Çerkez olan Evcen 4 kardeşin en küçüğü, kendisinin 3 tane ablası var.
Almanya’daki Düsseldorf Heinrich – Heine Üniversitesi’nde sosyoloji okumakta olan Fahriye Evcen, bu dönemlerde tatil için Türkiye’ye geldiğinde izleyici olarak Oya Aydoğan’ın programına katıldı. Aydoğan onu yapımcı İbrahim Mertoğlu ile tanıştırdı. Bundan sonra Evcen dizi teklifleri almaya başladı. Bunun üzerine okuldaki kaydını dondurdu ve annesiyle beraber İstanbul’da yaşamaya başladı. 4 dil bilen (Almanca, İspanyolca, Türkçe ve İngilizce) bilen Fahriye Evcen, ard arda oyunculuk teklifleri almaya başlayınca Almanya’ya dönüp oradaki eğitimini tamamlayamadı. Boğaziçi Üniversitesi’nin tarih bölümünde okumaya başladı ve oradan mezun oldu.
Fahriye Evcen 2005’de Asla Unutma, 2006’da Hasret dizilerinde oynadı. 2008’de gösterime giren Cennet isimli film Evcen’in ilk sinema tecrübesidir. Aynı yıl Aşk Tutulması isimi filmde de başrol oynayan Fahriye Evcen’in popülaritesi Yaprak Dökümü (2006 – 2010) dizisinde oynadığı Necla karakteriyle iyice arttı. Evcen 19 yaşındayken başladığı bu süreçte çok şey öğrendiğini, bu diziyle büyüdüğünü ifade ediyor.
Fahriye Evcen 2010’da Takiye: Allah Yolunda; 2011’de Sinyora Enrica İle İtalyan Olmak ve Yalancı Bahar, 2012’de Evim Sensin ve Veda filmlerinde oynadı. Evim Sensin’de Özcan Deniz’le beraber Sen Yarim İdun türküsünü seslendirdi.
Evcen 2013’de Çalıkuşu, 2014’de Kurt Seyit ve Şura dizilerinde oynadı, 2015’de de Aşk Sana Benzer isimli filmde oynadı. Çalıkuşu’nda Bahçede Yeşil Çınar türküsünü çok yumuşak, çok hoş bir tarzda söyler, severim ben. Dinlediniz miydi? Hadi hep beraber; aman gülüm nananay, top kaküllüm…
Müzikal çalışmaları ilgi çekse de,2014’de Marie Claire dergisine verdiği röportaja bakılırsa Evcen’in oyunculuğu bırakıp şarkıcılığı denemek gibi bir niyeti yok. Bu işi ancak işte bu şekilde, rolü gerektirirse yapabileceğini ifade etmiş.
Burak Özçivit Fahriye Evcen’e evlilik teklifi yaptı
Çalıkuşu dizisinde ve Aşk Sana Benzer filminde beraber oynamış olan Fahriye Evcen – Burak Özçivit çifti 2014 yılından bu yana bir beraberlik yaşıyorlar. L’Oreal Paris’in güzellik elçisi olan Evcen, markanın yeni reklam kampanyası adına düzenlenen basın toplantısında Burak Özçivit’in kendisine evlenme teklif ettiğini doğruladı. Güzel bir ilişki yaşayan çiftin ne zaman evlenecekleri henüz belli değil.
