Uzunca bir aradan sonra terk eden sevgili serisine bir yazı daha ekleyeyim dedim. Bu insanlığın bitmeyen, her kuşakla yeniden yaşanan dertlerinden biri, her zaman eski sevgiliyi unutmak isteyen, belli etmese de onun bir gün kendisine geri döneceğini uman, bırakıp giden sevgilisinin pişman olmasını, hatta acı çekmesini dileyen birileri olacak herhalde.
İçin cayır cayır yanacak ama evde, okulda, iş yerinde bunu belli etmemeye çalışacaksın, bazen aylarca “Beni neden terk etti anlamadım” diye düşünerek dolanacaksın, acın hiç bitmeyecek sanacaksın.
Ama bitecek, tıpkı senin gibi bitmeyeceğini düşünen birçok kişinin acısının bittiği gibi, hatta büyük ihtimalle, buna neden bu kadar üzüldüğünü anlamadığın günler gelecek, bu sıkıntıyla geçmiş günleri ziyanlık sayacaksın.
Belki bir gün evleneceksin, çocuğun olacak, böyle bir sebeple acı çekecek o da, bunun bir gün mutlaka biteceğini, en azından bu kadar acıtmayacağı günlerin geleceğini biliyor olacaksın ama ona anlatamayacaksın, ille de kendi acısını çekecek.
Sana da “Geçer, geçecek” diyen birileri olmuştu belki, inanmış mıydın? O da ancak, bazen içini deleceğini sandığı bu acıdan kurtulduğu zaman anlayacak ve hak verecek sana. Hayat böyle demek ki, n’apalım, insana en iyi anlatan şey, yaşamak. Neyse, hikayelerime geçeyim ben, bu kadar giriş yeter.
2 Yıldır Beraberdik Ve Evlenmeye Hazırlanıyorduk, Ama…
Üniversitedeyken tanımıştım onu. Beni çok sever, her dediğimi yapar, üstüme titrerdi. 2 yıllık ilişkimiz boyunca çok şiddetli kavgalar ettiğimiz oldu ama benden asla vazgeçmedi. Yalvarırdı, bir şeyler yapardı, her zaman barışırdık.
Okulun 2. yılında ailelerimiz tanıştı. Aynı şehirde yaşamıyorduk, beni istemek için İstanbul’a geldiler, sözlendik. Evlilik hazırlıkları ciddi bir şekilde başlamış, beyaz eşyalarımız alınmıştı. Sonra yine bir kavgaya tutuşup ayrıldık.
Barışmak istedim ama yanaşmadı. Fakat ayrılmamızı takip eden 2 ayda beni hep aradı, arkadaşlarıma hayatımda biri olup olmadığını soran mesajlar attı ve bana da bu konuda hesap sordu. Ama barışmadık. Bu süreçte, sosyal medyadaki fotoğraflarımızın hiçbirini de silmedi.
Sonra bir gün durumunu “İlişkisi var” olarak değiştirdi. Ayrılmamızın üstünden sadece 2 ay geçmişti ama o başka biriyle beraber olmaya başlamıştı. Bana olan ilgisi gözlerinden okunan adam 1 hafta içinde bambaşka birine dönüştü. Benimle konuşmayı kesti, Facebook’da engelledi, sildi.
İnsanlar ilişkimize, bana duyduğu sevgiye özenirdi biz beraberken, ama artık düşman gibi davranıyordu. Arkadaşlarımdan sayfasına o kızla çekildiği fotoğraflarını koyduğunun haberini alıyordum.
Ailesinden beni arayıp soran, neler olduğunu benden dinlemek isteyen kimse çıkmadı. Annesiyle ben birbirimizi sevmemiştik zaten. Söz bohçasını, yüzükleri yolladım ama o bana hiçbir şeyi geri göndermedi.
Ayrıldığımız zaman bana ailesinin beni istemediğini, bu işin olmayacağını söylemişti ama bundan kısa bir süre sonra hayatına yeni biri girdi. Benden o kız için mi, ailesi için mi vazgeçti anlamadım.
Duygularım karmakarışık, onu çok seviyorum ama aynı zamanda nefret de ediyorum. Bunların olduğuna hala inanamıyorum. 2 yılı aşkın zamandır beraberdik, 5 dakikayı sesimi duymadan geçiremezdi. 4 aydır ayrıyız ve bunun son 2 ayında beni hiç arayıp sormadı. Hiç mi sevmedi beni acaba? Annesi mi bir şeyler yaptı, çevresindekiler mi etkiledi anlamadım ve ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum.
5 Yıl Peşimden Koşmuştu, 2.5 Yıldır Da Beraberdik, Sonra…
15 yaşımdan beri benimle ilgileniyordu. Benden 1 yaş büyüktü. Beni ikna etmek için 5 yıl çabaladı. Babam onunla bir yakınlık kurmamı istemiyordu, çünkü kültürlerimiz, aile yapılarımız oldukça farklıydı. 20 yaşına geldiğimde, ailemin bir şekilde onay vermesiyle, ilişkimiz başladı.
O zaman farklı şehirlerde yaşıyorduk, ancak 3 haftada bir kere görüşebiliyorduk. Gelip beni evimin önünden alırdı. Görüşemediğimiz zamanlarda da sık sık çiçek gönderirdi. Bana devamlı bu işin adını koymamız gerektiğini, ailesinin de istekli olduğunu söylüyordu. Üniversitede okuyorum ben ve henüz böyle şeyler düşünmüyordum.
Son buluşmamızda onun tavrında bazı gariplikler fark ettim. Ona birbirimizi sevmemizin her şeyi halletmeyeceğini, ailesinin fikrinin de önemli olduğunu söyledim ve “Benimle problem yaşayacaklarsa ayrılalım” dedim. Beni çok sevdiğini, beraberliğimizden mutlu olduğunu, ailesinin de beni tanıyınca seveceğini söyleyerek konuyu kapattı. O gün güzelce ayrıldık.
O sıralarda babam, önümüzdeki yaz bu ilişkiye bir ad koymamızın iyi olacağını söyledi. Bunu sevgilime söylediğimde ondan daha erken olduğu cevabını aldım ve gerçekten çok şaşırdım, çünkü bu onun sürekli istediği bir şeydi. Böyle düşünüyorsa şimdi ayrılmamızı, kısmet olursa 3 – 4 yıl sonra tekrar bir araya gelebileceğimizi söyledim. Birdenbire bana ailemle senin aranda kalmaktan yoruldum, seni istemiyorlar gibi şeyler söylemeye başladı.
Ona bana ne zaman böyle bir şey söylediğini sordum. Ben bunu kendisine daha önce söylemiştim oysa. Ailesi istemiyorsa bitirmemizi söylediğimde neden bitirmediğini sordum. Bundan sonra beni her yerden engelledi. 1.5 ay geçti ve hiçbir açıklama yapmadı.
Benden ayrılmak isteyebilir ama bunu bu şekilde yapmasını kabullenemiyorum. Gururum fena incindi. Şimdi 22.5 yaşındayım, o, bu ilişki için emek vermeye 8 yıl önce başlamıştı, 2.5 yıl boyunca beni görmek için defalarca başka bir şehirden buraya gelmişti. Nasıl bu şekilde bitirebildiğini anlamıyorum. Bu yüzden hayatımı zehir etmek istemiyorum. Ama bunu hazmetmem zaman alacak. Profesyonel yardım almayı düşünüyorum.
Başka Biri İçin Terk Edildim, Hissediyorum
Çok sevildiğimi düşünüyordum ama terk edildim. Bana kerelerce ömrünü benimle beraber geçirmek, benimle yaşlanmak istediğini söyleyen adam, evlilikten korktuğunu söyledi ve çekip gitti. Her şey çok ani oldu, sanki kabus görüyordum. 8 gün önce oldu bu.
Başkasına gittiğini bir şekilde sezdim. Bunu kanıtlayamadım ama böyle olduğundan eminim. Beni terk etmesinden 1 hafta sonra, dayanamayıp yazdım ona ve bunu da söyledim. Her şey koca bir yalan mıydı diye sordum, başkasının kollarına nasıl böyle koşar adım gidebildiğini sordum. Yazdıklarımı okudu ama hiçbir karşılık vermedi. Bir cevap vermek tenezzülünde bulunmayacağı kadar değersiz bir insandım onun gözünde demek ki.
Bana onu hatırlatan her şeyi yok etmenin, bütün bağlantı yollarını kesmenin iyi olacağını düşündüm. Böyle yapınca acım daha çabuk geçecekti sanki. Aldığı hediyeleri, bendeki eşyalarını attım, fotoğrafları yaktım, onu her yerden silip engelledim. Fakat bunlar işe yaramadı.
Beni ayakta tutan tek şey o imiş sanki, gitmesiyle yere yığıldım. Karşıma çıktığı zaman kötü bir dönem geçiriyordum, sanki beni o durumdan çıkaran, hayata bağlayan oydu. Bana böyle hissettiren birinin birdenbire yok olması, hele ki başka birine ilgi duyması, belki de aşık olması beni altüst olmama sebep oldu. Bu kısa sürede epeyce kilo verdim ve hala da veriyorum.
Çok acı çekiyorum, sanki kalbim deliniyor. Nasıl bu kadar kör olabildim, nasıl böyle büyük bir yanılgıya düştüm? Pişman olup bana geri dönmesini istiyorum ama yeniden başlamak için değil, bana yaşattığı kötü şeylerin bir kısmını olsun o da yaşasın diye. Bu acı biter mi ki?
6 Yıllık İlişki Bir Mesajla Biter Mi? Bitermiş…
6 yıldır devam eden ilişkimiz, onun işiyle ilgili sorunları ve benim daha fazla ilgi istemem yüzünden sorunlu bir dönem geçiriyordu. 1 ay önce bu yüzden benden biraz zaman istedi, biraz uzak durmayı talep etti ama benim ısrarımla beraberliğimize bir şans daha vermeyi kabul etti.
O gün bana, bir kere daha tartışırsak bu işi kesinlikle bitireceğini ama bunu yüz yüze gelmeden yapacağını da söyledi. Karşı karşıya geldiğimiz zaman dayanamıyormuş, hayır diyemiyormuş çünkü.
Geçen Pazartesi onun isteğiyle buluştuk. Şahane bir gün geçirdik, her şey güzeldi. Perşembe sabahı da beni aradı, güzel bir konuşma geçti aramızda, beni sevdiğini söyledi.
Buluştuğumuz gün telefonuna mesai arkadaşlarından bir kadını fotoğraflı olarak kaydettiğini fark etmiştim, öğleden sonra bu konuyu açtım. Baya sinirlendi, o gün beni bir daha anlamadı. Ertesi gün ben aradığımda açmadı, meşgule attı. Attığım mesaja karşılık da konuşmak istemediğini yazdı.
Defalarca aradım, hiç birine karşılık vermedi, hep meşgule attı telefonunu, bu bana çok acı geldi. Sonunda ona mesajla “Beni sevmiyor musun?” diye sordum. Sevmediğini, artık bu ilişkiden zevk almadığını yazdı. Bir de mutluluklar diledi bana sağ olsun.
O cümleler beni bitirdi. Bana kızmış olsa bile, daha 1 gün önce beni sevdiğini söyleyen sevgilim 6 yıllık ilişkiye böyle bir mesajla nası son verirdi?
Birkaç gündür hiç konuşmadık. Sabırla beni aramasını bekliyorum, bilmem arayacak mı?
Evlilik Sorumluluğunu Alamayacağını Düşünüyordum Ama Beni İkna Etti, Sonra…
Onu çok fazla sevdim ve sevildiğime de çok inandım. Sevgisinden kuşku duyduğum bir an bile olmadı. Çok iyi biri değildi aslında, geçmişi de parlak sayılmazdı ama bunların hiçbirini dert etmedim. Aşkımızın bunları aşabileceğini düşündüm. Geçmiş geçmişte kaldı, seviyorum, seviliyorum, bana duyduğu sevgiyle değişir, mutlu oluruz diye düşündüm.
Evlenmek istediği zaman kendimi buna hazır hissetmiyordum ve onun da bu sorumluluğu alacak kıvamda olmadığını düşünüyordum. Biraz ertelemek istedim ama beni yanlış anladı, kendisiyle evlenmek istemediğimi düşündü. Ve beni evliliğe hazır olduğuna ikna etti.
Kendimi gidişata kaptırmıştım, ömür boyu beraber olacağız diye seviniyordum. Gelinlik bakmaya başlamıştım. Durumu aileme anlatmıştım, razı gelmişlerdi. Her şey iyi görünüyordu.
6 ay önce, söz kesmemize 1 hafta kala, beni akrabalarından biriyle aldattı. Ne dişe dokunur bir açıklama yaptı, ne de duygularımla böyle oynadığı, beni heveslendirip, inandırıp sonra da ortada bıraktığı için helallik istedi.
Hiç beklemediğim bir anda gelen bu darbe beni perişan etti. Tahammül edemiyorum, onu aklımdan çıkaramıyorum, her gece rüyalarıma giriyor. Canımın ne kadar acıdığını anlatamam.
Ben ağlarken o, sevgilisiyle ve onun ailesiyle birlikte sosyal medyada gösteriş yapıyordu. Facebook’da birbirlerine karşılıklı şirin şirin yorumlar yapıyorlardı.
Nasıl sarsıldığımı anlatacak kelime bulamıyorum. Bu ilişkide benim de hatalarım oldu tabii ama küçük şeylerdi, bunların bedeli aldatılmak, bir açıklama bile duymadan terk edilmek olmamalıydı.
Üzme Kendini…Ya Da Üz, Sen Bilirsin
Genellikle mutlu bir şekilde yürüyen ilişkimizin 4. senesinde, sevgilim aydır sıkıntılarımız olduğunu, kendisini anlamadığımı söylemeye başladı. Bu birkaç ay böyle devam edince biraz ara vermeyi teklif ettim, kabul etti. Ama iletişimi kesmemiştik, birbirimizi arıyor, konuşuyorduk.
Bir gün, küçük bir sorun yaşamamızdan sonra benden ayrıldı, ama nasıl bir ayrılmak! İlişkimizin sona erdiğini, beni sevmediğini, sıkıldığını, devam edemeyeceğimizi söyledi. Kendini üzme, dedi bana, ya da üz, sen bilirsin diye de ekledi; belli ki üzülüp üzülmemem pek umurunda değildi.
Birlikte çok zaman geçiren, sürekli evlilikten söz eden bir çifttik biz. Olanlara inanamadım, ertesi gün barışmak umuduyla aradım. Hemen konuşmadı benimle, biraz sonra arayacağını söyledi, aradı da. Onu özlediğimi, ayrılmak istemediğimi, birdenbire neden böyle olduğunu anlamadığımı söyledim.
Bu birdenbire olan bir şey değil dedi, kaç aydır mutlu olmadığımızı söyledi. Hiç aklına gelmiyor muyum dedim, olumsuz cevap verdi. Bittiğini, artık sevmediğini söyledi yine, beni bir daha arama dedi. Peki deyip telefonu kapattım.
Aynı gece, bir sosyal medya platformundaki iletilerinden, 1 – 2 haftadır başka biriyle görüşmekte olduğunu anladım.
Beni tekrar arayıp ondaki eşyalarımı getireceğini söyledi ve onun bendeki eşyalarını da hazırlamamı istedi. Gelip eşyalarını aldıktan birkaç dakika sonra arayıp küçük bir şeyin eksik olduğunu söyledi. Onu bulamamıştım. İstersen yenisini alayım dedim, istemedi.
Bulamadığım o eşyası dışında bir de bana aldığı yüzüğü koymamıştım sadece, onu başka birine vermesini istememiştim. Bunu söylediğim zaman önce yüzüğü kimseye vereceğim yok, kalabilir dedi. Ama o benim en küçük eşyalarımı bile koymuştu, hiç eksiksiz. İsterse yüzüğü verebileceğimi tekrar ettim. Biraz sonra almak için aradı, onu da verdim.
Sonra ona erişebileceğim bütün kanalları kapadı.
Kısa bir süre önce bana sarılan erkeğin aniden nasıl böyle birine dönüştüğünü anlamıyorum. Çok canım yanıyor. Hissettiğim bu derin ayrılık acısı geçer mi bir gün?
Bir Şey Olur Da Ayrılırsak Günahıma Girmiş Olurmuş
Erkek arkadaşımla 3 – 4 yıllık tanışıklığımız var. Aslında ilk görüşte aşktı bizimkisi ama o zamanlar başka bir şehirde üniversiteye gidiyordu, etrafında kızlar vardı, ortamlara giriyor, alkol kullanıyordu; bu yüzden bir beraberlik kurmaya sıcak bakmamıştım. Ama arada bir konuşuyorduk.
2 yıl sonra askere gittiğini öğrendim. Askerliğinin 2. ayında mesaj atarak bağlantı kurdum ve yeniden konuşmaya başladık. Bu arada, askerde beni endişelendiren kötü alışkanlıklarını bıraktığını da öğrenmiştim. Askerlik sürecinde 3 kere izin kullanıp beni görmeye geldi, bunlar çok güzel zamanlardı.
Duygularımız çok yoğundu, birbirimizi çok seviyorduk ve bu dışarıya da yansıyordu, insanlar yaşadığımız büyük aşka imreniyorlardı.
O sıralarda beni ailesiyle de tanıştırdı. Tutucu, otoriter yapılı insanlardı. Çok sevdiler beni. Ve sevgilim için, onun ailesiyle tanışmam büyük bir olaydı.
Bana söylemediği bir psikolojik sorunu olduğunu (Panik atak ve kaygı bozukluğu) askerden gelmesinden sonra öğrendim. Oldukça zorlu geçen tedavi süreci boyunca ondan ayrılmayı bir an bile aklımdan geçirmedim.
Evlilik de gündemimizdeydi bu arada, ev bakıyor, eşyalar için planlar yapıyorduk. Benim ailem de tutucudur ama onun ısrarıyla babama ilişkimizden söz ettim. Her şey çok güzel gidiyordu. Aramız gayet iyiydi, bana karşı ilgisi, saygısı, sevgisi yerindeydi.
Durumlar böyleyken, bir gün bir sohbet sırasında evliliğe hazır olmadığından, bir evi geçindirme fikrinin onu korkuttuğundan dem vurdu. Şaşırmış ve üzülmüştüm, zira o zamana kadar sürekli evlenmemizi istiyordu, bu konuda hevesli ve kararlı görünüyordu. Bu durumda beni oyalamamasını söyledim ama evlenmek istiyorsa onu bekleyeceğimi de ekledim. 1 gün boyunca bu konuda hiç konuşmadık.
Onun ailesi çok varlıklı bu arada ve başkasının yanında çalışmasına izin vermiyorlar. Kendi işlerini kurmak niyetindeler. Bu niyetin gerçekleşmesi de 1 – 2 yıl sürecek gibi. Sevgilim şimdilik babasından para alıyor.
1 gün sonra kararını sorduğumda bana işimizin uzayacağını düşündüğünü, bu süreçte bir sorun olur da ayrılırsak benim günahıma girmiş olacağını söyledi. Uzun uzun konuştuk ve sonunda konu ayrılığa geldi. Ayrıldık…
Bu ilişkiden ben vazgeçerim, o vazgeçmez diye düşünürken işte bunları yaşadım. Zengin bir ailenin çocuğu olarak rahata alışmış olmasını, ev geçindirme sorumluluğundan kaygı duymasını anlarım ama beni bekle dese beklemeye hazırdım, ileride ayrılma ihtimali var diye şimdiden ayrılması saçma bir şey değil mi?
Ayrıldığımız 20 gün kadar oldu. Bunun ilk yarısında arada bir konuştuk da. Ama 10 gün önce ortak bir arkadaşımıza kendini toparlayacak kuvveti bulamadığını, bana geri dönmeye de yüzü olmadığını söylemiş. Anılarımız aklına düşünce kendini çok kötü hissediyormuş, ona hakkımı helal etmememden korkuyormuş. Beni başka biriyle beraber düşünemiyormuş. Çok iyilerini hak ediyormuşum. İnşallah mutlu olurmuşum.
Böyle standart, bilindik laflar işte.
Biz ayrılırken bile, ben de artık vazgeçme eğiliminde olduğumu gösterdiğim zaman bile defalarca beni gerçekten çok sevdiğini söyleyen erkeğin ağzından çıkıyor bu sözler.
Benden böyle tamamen vazgeçtiğini öğrenince arkadaştan, ona bu işin benim için de bittiğini ve beni bir daha aramamasını söyledim. Hakkımı da helal ettim. Gözümün böyle kararmasının sebebi ayrıldığımızı duyan bazı kızların, artık arkadaş mıdırlar, flört etmek niyetinde midirler bilmiyorum, ona mesaj attıklarını, WhatsApp’da sıklıkla çevrim içi olduğunu görmemdi. Swarm hesabı açmış, Instagram’da kızları takip etmeye başlamıştı.
Onu her yerden sildim ve 10 gündür en küçük bir haberini almadım. Sosyal medya hesaplarına bakmam mümkün olabilir ama bakıyorum, içim kaldırmayacak gibi geliyor.
Harika zamanlarımız oldu bizim. Beraber gülmelerimiz, ağlamalarımız oldu. Beni sevdiğinden, mutlu bir ilişkimiz olduğundan hiç kuşkum yoktu. İnsanların imrendiği, herkesin evlenecek çift gözüyle baktığı bir çifttik.
Seven böyle kolayca vazgeçer mi sizce, böyle bırakıverir mi?
Beni sevmemiş olduğunu mu düşünüyorsunuz?
İnanın ki çok sevmişti.
Beni Aldatan Ve Terk Eden Sevgilim Geri Döndü, Kabul Etmedim
Onunla aynı iş yerinde çalışıyorduk. 2 yıllık bir ilişkimiz vardı. Bizimle aynı yerde çalışmaya başlayan bir kızla ilişkisi olduğunu öğrendiğimde tek kelime etmeye bile fırsatım olmadı. O bitirdi bu ilişkiyi, üstelik de beni tehdit ederek. Kızla arasını bozacak bir şeyler yapma ihtimalim içindi o tehdit. O kızla gözlerimin önündeki samimiyeti beni çok üzüyordu, bu yüzden 1 beden kadar zayıfladım ve üzüntüye dayanamayıp işten ayrıldım.
Bir gün ondan bir mesaj geldi, geri dönmek istiyordu. Hem de bana bir fırsat verdiğini ve bunu değerlendirip değerlendirmemenin benim seçimim olduğunu söyleyerek. Şımarıklığa, özgüvene bakar mısınız!
Kabul etmedim ve benden uzak durmasını söyledim. Başka mesajlar da attı ama cevap vermedim.
Eski sevgili pişman olup geri döner mi, evet, bazen döner. Benimki döndü ama artık onunla beraber olma fikri bana cazip gelmiyordu. Pişman olması içimi soğuttu, kendime geldim, ne kadar rahatladığımı anlatamam. Hiçbir zaman ona dönmem ama pişmanlığı bana iyi geldi.
Son Zamanlarda Çok Söylendiğim İçin Mi Bıraktı Acaba Beni?
İlişkimiz 2 yıldır sorunsuz bir şekilde sürüyordu. Her şey yolunda gidiyordu. Evlenmeye de niyetimiz vardı, bunun için şartlarımızın biraz daha iyileşmesini bekliyorduk. Ailesi beni sevip kabullenmişti.
Bir gün, ortada hiçbir ciddi sebep yokken bitiriverdi bu ilişkiyi. O pek sıkıntıya gelemeyen biri, ben de çok sıkan biri değilim ama son zamanlarda biraz fazlaca söylendim, bu yüzden mi bıraktı acaba beni?
Beni sevmiyor olsa bunu hissederdim, he öyleyse neden 2 yıl benimle beraber olsun ki? Neden ailesiyle tanıştırsın? Onlar da çok üzüldüler ayrıldığımıza. Annesi onun bir gün bana geri döneceğini söyledi.
Kafam o kadar karışık ki. Neden böyle oldu diye düşünmekten yorgun düştüm. Son attığım mesaja, artık bir şansımız olmadığı karşılığını verdi. Bir süre üstüne düşmesem normale döner miyiz bilmem ki.
Ortada hiçbir şey yokken bitirdi bu beraberliği. Ne dersiniz, bu şekilde terk eden sevgili pişman olur mu bir gün?
Cıvıl Cıvıl Bir Kızdın, Şimdi Hep Ağlıyorsun, Ben Güçlü Bir Kadın İstiyorum Dedi Bana
Eski kız arkadaşı onu aldatmıştı ve bizim yakınlığımız da bundan kısa bir süre sonra başlamıştı. Bunun etkisiyle olmalı, bana hiç güvenmedi. Hastalık derecesinden kıskançtı. Bana güvenmesi için elimden geleni yaptım yine de.
Bana hiç güzel şeyler söylemedi, bir kere bile iltifat etmedi ama bunu sorun yapmamaya çalıştım, onu olduğu gibi kabul ettim. Onun yanında olmak için her fırsatı değerlendirdim, hediyeler aldım, sıklıkla, onu nasıl sevdiğimi anlattım.
3 yılı aşkın bir beraberlikten sonra, saçma sapan bir sebeple benden ayrıldı. Bu bana haftalar süren bir acı verdi. Kendimi suçlu hissettim ve barışmak için ona yalvardım. Telefon konuşmalarımız sırasında bana kesin bir dille ilişki kurmayı istemediğini söyledi. Sonra bir gün, ilgisiz bir şekilde, görüşme isteğime evet dedi. Beni gördüğü anda da sımsıkı sarılıp öptü.
2 hafta eskisi gibi devam ettikten sonra, bir gece, uzun süredir konuşmadığımız bir konuda konuşmaya karar verdik: Sorunlarımız hakkında. Uzun uzun bir şeyler anlattı. Sonunda beni yine bırakmaya karar verdiği ortaya çıktı.
Yine üzüldüm, ağladım ve karşısında aciz bir kız gördü. Beni ilk tanıdığı zamanlarda mutlu, cıvıl cıvıl bir genç kız olduğumu ama mutsuz ve sürekli ağlayan birine dönüştüğümü söyledi. Karşısında güçlü bir kadın istiyormuş. Ona hiçbir zaman bana kendimi kadın gibi hissettirmediğini söyledim, buna cidden üzüldü.
O gece uzun süredir içimde sakladığım başka şeyleri de ortaya döktüm. Ben elimi uzatmadan hiç elimi tutmadığını, ben söylemeden hiçbir zaman seni seviyorum demediğini, bir kere gelip öpmediğini söyledim. Ve başka bir sürü şey.
Zerre kadar romantik biri değildir, sert bir erkektir ama o gece ilk defa ağladığını gördüm. Ama ayrılık konusunda yine çok kararlı görünüyordu.
Çok kötüyüm, onu hala seviyorum. Üzüntüden nefes alamıyorum. Bana geri döner mi acaba?
Köpek Gibi Pişman Olacağını Söylemişti
1.5 yıllık bir beraberliğimiz ve bir sürü ortak anımız vardı. Güzelce konuşarak halledebileceğimiz sorunlarımıza tartışarak çözüm bulmaya çalıştık, olmadı. Benden kaçıp durdu, 1 ay boyunca mesajlarıma cevap vermedi. Attığı bir mesajda biraz soluk almaya, kendi kendiyle kalmaya ihtiyacı olduğunu yazmıştı.
3 aydır bir sevgilisi olduğunu sonra öğrendim. Bu kadar anımızı, emeğimizi yıkıp geçmişti.
“Köpek gibi pişman olacağım” diye yazmıştı bir de. İlişkimizin son zamanlarında hayatına başka birini almış olmasını kastediyordu belki, belki de başka bir şeyi, bilemiyorum.
Kişisel eşyalarımı geri vermemişti. Bir gün barışma umudu uyandırıyor bu insanda. Ama öyle olmadı. Her şey yalanmış ne yazık ki.
Defalarca Ayrılıp Barıştık, Sonunda Onunla Birlikte Olmadığım İçin Beni Bıraktı
Sevgilimle defalarca ayrıldıktan sonra yeniden görüşmeye başladık. Ben her barışmanın ardından olduğu gibi çok mutluydum, beni bırakmayacağını düşünüyordum.
Bir gün benimle birlikte olmak istediğini söyledi. Pek ciddiye almadım, bunu yapmak istemiyordum, olmaz dedim, uzatmayacağını umdum. Ama o, sadece bunu kabul etmediğim için beni terk etti. Fikirlerimizin ve isteklerimizin farklı olduğunu, birlikte yapamadığımızı söyledi.
Onu çok seviyorum ama bu istediğini hiçbir zaman yapamam, benim için çok yanlış bir şey. Ona çok sinirliyim, beni gerçekten seviyor olsa bunu istemeyeceğini düşünüyorum. Yine de aradım onu, ağladım, beni bırakmaması için yalvardım ama hiç aldırmadı.
Kendimi salak gibi hissediyorum ve onu hayatımdan bütünüyle çıkarmak, unutmak istiyorum. Ama bunu yapabileceğimden emin değilim.
Beni Evlenmekten Korktuğu İçin Terk Etti
1.5 yıldır beraber olduğum sevgilim de, ben de üniversite 3. sınıf öğrencisiyiz. O zor bir insan, bağlanma korkusu var, ilişkide bir erkeğin yapması gereken şeyleri pek bilmiyor, bu konularda değişmesine çok katkım oldu. Kendisi de bunun farkındadır ve bu değişimini olumlu bulur.
Fakat ondaki evlilik korkusu devam ediyordu. İkimiz bir şey konuşurken evlilik konusu geçse, konu bizimle ilgili olmasa bile rahatsız oluyordu. Aslında ben bizim evlenmemiz konusunun 4. sınıfta açılmasına taraftardım ama onun bu halleri kafamda kuşkular oluşmasına yol açıyordu.
Bu yaz bana karşı soğuklaşmaya başladı. Bunun nedenini ilişkimizi, geleceğimizi, evlilik ve evliliğe dair sorumlulukları düşünmenin kendisini korkutması olarak açıkladı. Fakat benim ondan henüz öyle bir beklentim yoktu ki. Bunları düşünmemiz için erken olduğunu, 4. sınıfa kadar beklememizin iyi olacağını söyledim.
Ama bu sefer de benim rahatsızlığım artmıştı. Benimle evlenme fikri onu neden bu kadar korkutuyordu? 1 ay sonra dayanamayıp duygularımı ortaya döktüm. Gelecekte aynı yolda yürümemizi istediğimi söyledim. Benimle sadece gezip eğlenmek için mi beraber olduğunu, neden bana geleceğe dair küçücük bir umut vermekten bile kaçındığını sordum.
Yarınların onu korkuttuğunu ve geleceğe dair konuşamayacağını söylemesi üzerine ilişkimizi bitirdim. Buna razı gelmedi. Arayıp sordu, mesajlar attı. Geleceği bilemeyeceğini ama gelecek günlerin neler getireceğini bekleyip beraberce görmemizi istediğini söyledi. Karşı koyamadım, kabul ettim.
Bundan sonra her şey yine eskisi gibi iyi gitmeye başladı. Beraber olmaktan gerçekten mutluyduk.
Sevgilimin ders durumu pek iyi değildi, bu arada. Oturup ders çalışmayı hiç sevmezdi. Okuduğu bölümü sevmediğini söylüyor, bitirdiği zaman yine sınava girip başka bir bölümde okumayı düşünüyordu.
Buna çok üzüldüm. Beni hiç mi düşünmüyordu? 4 yıl daha eğitim, sonra askerlik.
Ayrıca, yeni bir bölümde başarılı olacağına da pek inanmıyordum. Sevmiyor okumayı. Kendisine herkesin deli gibi derslerine çalıştığını, çalışamayan ve bir şeyler öğrenmemiş biri olarak mezun olunca nasıl iş bulacağını sordum. Ben, mezun olduğum zaman onunla aynı şehirde olabilmek için farklı sınavlara çalışıyordum. Birini başaramasam birini başarırım diyordum.
Ona neden bunları hiç düşünmediğini sordum. Ortak bir gelecek kurmamıza yönelik hiçbir planı yoktu. Bunları duymak onu etkilemiş gibiydi. Silkelenir, kendine gelir diye umdum. Ama öyle bir şey olmadı.
Birkaç gün önce ondan bir mesaj aldım. Bir gelecek kurmak için doğru kişi değilmiş kendisi, beni mutlu edebilecek biri değilmiş. Bir kız üniversiteyi bitirip iş bulduktan sonra ailesi ondan evlenmesini beklermiş, ama o üniversite bitince hemen evlenmek niyetinde değilmiş. Benim geleceğimden çalıyormuş bu yüzden.
Belli ki yazdan beri bunları düşünmüştü. Oysa ben konunun kapandığını sanmıştım.
Telefonda konuştuğumuzda ikimiz de kötü durumdaydık. Beni çok seviyormuş ve bunu yapmasının sebebi de bana olan sevgisiymiş. Bunları söylemek için üniversiteyi bitirmemizi beklerse benim için geç olurmuş. Keşke adam olsaymış da benimle bir gelecek kurmaya cesaret edebilseymiş. Ah, keşke…
Ne yapacağım ben? Aklımda deli sorular. Aynı sınıftayız, sürekli göreceğiz birbirimizi, nasıl dayanacağım buna? Bu kadar güzel bir ilişkimiz varken beni kaybetmeyi nasıl göze alabiliyor? Bir erkek sevdiği kadınla ortak bir gelecek kurmayı istemez mi? Bu kadar korkuyorsa, yazın ilişkiyi bitirmeye karar verdiğim zaman neden durdurdu beni, neden bırakmadı gideyim?
Kendimi çok kötü hissediyorum.
Birinci Yılımızın Dolmasına 20 Gün Kala Bıraktı Beni
Benim ilk ilişkimdi. Ona inanıyor, çok seviyordum. Bir gün evleneceğimizi düşünüyordum. Ama son 1 aydır deli etti beni. 2 kere ayrılıp barışmıştık bu süre içinde ama geçen haftaki kavgamız çok başkaydı. Bir tek benimle değil, hiç kimseyle konuşup görüşmek istemediğini söyledi.
1 hafta hiç konuşmadan geçti, sonra ben aradım. Neden aramadığını sordum. Çok uzatmamış mıydı? Artık beni sevmiyordu herhalde. Başka bir şey söylemem fırsat vermeden kestirip attı: Ayrılmak istiyormuş. Ben de artık çok yorulduğumu, bu seferkinin kesin bir ayrılık olmasını istediğimi, bir daha karşıma çıkmamasını söyledim. Başka birkaç acı söz de ettim. Okulu dondurduğunu o zaman öğrendim. Karşıma çıkmayacakmış.
Daha sonra annesiyle görüştüm. Üzüldü kadın, beni gelini gibi görüyordu. Birkaç teselli edici söz söyledi. Çocuğunun bu aralar çok değiştiğini söyledi, davranışlarını o da anlamıyormuş.
Sabaha karşı kendimi çok fena hissettim. Onu bir daha aradım. Beni yarı yolda bırakmamasını istedim. Beraberce her şeyi halledebileceğimizi söyledim. Ama beni geri çevirdi. Benden vazgeçtiğini, benim de ondan vazgeçmem gerektiğini söyledi. Neden, diye sordum. O konuşmayı sevmiyormuş ama ben çok konuşuyormuşum, telefonu kapatalım dediği halde kapatmıyormuşum; böyle şeyler söyledi.
2 ay önce nişan yapmaktan söz ediyorduk biz, biliyor musunuz?
Beni kalbine gömecekmiş, unutmayacakmış. Ama ben onu 1 – 2 ay içinde unutacakmışım. Öyle söyledi.
Hiç sanmıyorum. Aklımdan çıkaramıyorum onu.
Terk Eden Sevgili Hakkındaki Diğer Yayınlarımız
Terk Eden Sevgili Geri Döner mi: Yaşanmış Hikayeler
Terk Eden Sevgili Hikayeleri – 1