Bu yazıda geçen filmler tamamen sübjektif bir şekilde hazırlanmıştır. Uyuşturucu konulu 10 fim yazılır da filanca film nasıl yazılmaz, ya da şu filmin bu listede işi ne diyenler çıkabilir. Ancak filmlerin 10’u da birçok kişinin beğenisini kazanmış güzel filmlerdir. Ve liste 20 veya 50 filmlik de olsa mutlaka içinde eksik veya gereksiz filmler olduğunu düşünenler olacaktır. Bu konuda hoşgörünüze sığınıyor ve başlıyoruz.
İşte sizin için seçtiğimiz uyuşturucu konulu filmler:
Up in Smoke –Dumanlı Kafa (1978)
Türkçeye Dumanlı Kafa diye çevrilen 1978 ABD yapımı Up in Smoke ‘un yönetmen koltuğunda Lou Adler, Tommy Chong birlikte oturuyor. Filmin başrollerinde Cheech Marin, Strother Martin ve aynı zamanda yönetmen olan Tommy Chong oynuyor. Senaryosu da Cheech Marin tarafından yazılmış.
Filmin Konusu
Filmde Kaliforniya’da tesadüfen yolları kesişip arkadaş olan iki kişinin yolculuğu anlatılıyor. Elemanlardan biri, ailesi ve evini bırakıp ne yaptığını bilmeden yollara düşmüş, biri de müzisyen olma derdinde. Hatta ileride kuracağı müzik grubu için baterist arıyor. İki arkadaşın sıra dışı yolculuğu çok güzel bir şekilde anlatılıyor.
IMDB puanı 7,0
City of God – Tanrı Kent (2002)
2002 Brezilya-Fransa ortak yapımı filmin başrollerinde Alexandre Rodrigues, Leandro Firmino da Hora ve Seu Jorge oynuyor. Yapımın yönetmen koltuğunda ise Fernando Meirelles ve Katia Lund birlikte oturuyor. Senaryosunu da Braulio Mantovani, Paulo Lins’in aynı isimli romanından uyarlayarak yazmış. Orijinal ismi Cidade de Deus olan dramatik suç filmi İngilizce’ye City of God, İngilizce’den de Türkçe’ye Tanrı Kent olarak çevrilmiş.
Filmin Konusu
Cidade de Deus yani Tanrı Kent isimli hükümet tarafından kurulmuş kalabalık gecekondu mahallesinde fakirlik ve işsizlik yüzünden yaşamak oldukça zordur. Neredeyse bebeklerin bile suça itildiği muhitte uyuşturucu ve silah kullanmak çocuklar için dahi sıradan bir davranıştır. Filmin hikayesi bu semtin kurulduğu 60’lı yıllarda başlıyor. Filmi Roket lakaplı Buscapé’nin ağzından dinliyoruz. Roket, özünde iyi bir çocuktur ve aslında fotoğrafçılığa meraklıdır. Tek hayali günün birinde gazeteci olup muhabirlik yapmaktır.
Roket, filmdeki diğer karakterleri tanıtırken abisinin de içinde bulunduğu kendi çaplarında soygunlar yapan üçlü çetenin ileride ortaya çıkacak çeteler karşısında ne kadar da acemi ve masum kaldığını anlatır.
60’lardan 70’li yıllara gelindiğinde nesil değişmiş, ortalık karışmış, düzen bozulmuş, çeteler çok daha acımasız ve gaddar olmuştur. Bu çetelerin hakimiyet için yaptığı savaşlar esnasında “Roket” bir gazetede çalışmaya başlamıştır. Biraz da tesadüf eseri çektiği fotoğraflar gazetede yayınlanınca her zaman hayalini kurduğu muhabirliğe de başlamış olur. Gazetedeki yöneticiler gettoya rahatça girebilmesinin de etkisiyle fotoğraf çekmek için onu görevlendirirler. O da büyük çete savaşını saklandığı yerden görüntüleyerek gazetedeki işini sağlamlaştırır.
Filmin IMDB puanı 8,7 ve sonuna kadar hak ediyor.
Trainspotting – (1996)
Yönetmenliğini Danny Boyle’ın yaptığı 1996 İngiltere yapımı filmin başrollerinde Ewan McGregor, Ewen Bremner ve Jonny Lee Miller oynuyor. Filmin senaryosunu John Hodge, Irvine Welsh’ın aynı isimli romanından uyarlanarak yazmış. Kitaptan uyarlama filmlere önyargılı bakanlardansanız bu film önyargılarınızı kıracak cinsten.
Filmin Konusu
Filmde uyuşturucu madde bağımlısı olan bir grup Edinburgh’lu gencin hayatları anlatılıyor. Mark Renton adındaki gencin kendisi gibi eroinman İskoç arkadaşları vardır. Bütün arkadaşları ezilmiş, serseri ve uyuşturucuya bağımlı kişilerdir. Grubun içinde sadece Mark’da bu hayattan kurtulacak potansiyel vardır ama bunu başarmak o kadar da kolay değildir.
Film ilk çıktığı zamanlarda başta İngiltere, Avustralya ve ABD olmak üzere çeşitli ülkelerde uyuşturucu kullanımının özendirildiği gerekçesiyle tartışmalara sebep olsa da yine aynı dönemde özgünlük açısından övgülere de mazhar olmuştur. Hatta uyarlama dalında en iyi film olarak aday gösterilmiştir. Kitabın yazarı Irvine Welsh filmde bir uyuşturucu satıcısı olarak küçük bir rolde oynamıştır.
Filmin IMDB puanı 8,2
Traffic –Trafik – (2000)
Yönetmenliğini Steven Soderbergh’ın yaptığı 2000 ABD ve Almanya ortak yapımı filmin başrollerinde Michael Douglas, Don Cheadle ve Benicio Del Toro oynuyor.
Filmin Konusu
Üç farklı hikayeyle tek mesaj veren filmde verilen mesaj yazının konusundan da anlaşılacağı üzere uyuşturucu ile mücadele.
Hikayelerden birinde kahraman Javier Rodriguez ortağı Manolo Sanchez General Salazar’ın komutasında uyuşturucuyla mücadele ederken kendilerini rüşvet ve yozlaşmanın kol gezdiği bir alanda bulurlar.
Diğer hikayenin kahramanı ise ABD başkanı tarafından uyuşturucuyla mücadelede lider olarak seçilen saygın bir yargıç olan Wakefield’dir. (Michael Douglas canlandırıyor karakteri.) Kendisi uyuşturucuya karşı amansız bir savaş verirken kızının da uyuşturucu bağımlısı olduğunu öğrenir ve olaylar iyice kızışır.
Üçüncü hikayede ise iki tane narkotik ajanı ünlü bir uyuşturucu karteline karşı açılacak dava için hükümete yardımcı olmaya çalışırlar. Tutukladıkları bir uyuşturucu satıcısı Eduardo Ruiz, uyuşturucu baronu Carlos Ayala’ya karşı mahkemede tanık olmayı kabul eder ve bu baron tutuklanır. Baronun tutuklanmasıyla şaşkına dönen hamile eşi kocasının ortakları tarafından tehdit alır. Ayrıca narkotik ajanları kendisinin her adımını takip etmektedir. Hamile eşi avukatının da desteğini alarak kocasını hapisten çıkarmakta kararlıdır.
Beş dalda Akademi Ödüllerine aday gösterilen film 4 dalda ödülü almıştır. Yönetmeni Steven Soderbergh’a en iyi yönetmen ödülünü kazandırmıştır.
Filmin IMDB puanı 7,6
Blow – Beyaz Şeytan (2001)
Yönetmenliğini Ted Demme’nin yaptığı 2001 ABD yapımı filmin başrollerinde Johnny Depp, Penélope Cruz ve Franka Potente oynuyor.
Filmin Konusu
Babası kendi çapında bir girişimci olan George Jung (Johnny Depp canlandırıyor kendisini) ailesinin kendisini büyütürken çektiği maddi sıkıntıları yaşamak istemez. Hatta bu sıkıntıları yaşamamak için kendisini öyle bir şartlandırır ki bu yüzden Kaliforniya’ya göç eder. Orada uyuşturucu işine girer ve maddi olarak ailesinin çektiği sıkıntıları çekmez fakat hapishaneye girer. Hapishanede tanıştığı biri kendisini o zamanlar yeni yaygınlaşmaya başlayan kokain işine davet eder. İçerden çıktığında kokain işine girer ve bir süre sonra bu pazarın yüzde 85’ini eline geçirir.
Maddi olarak kendisine çok şey kazandıran uyuşturucu işi aynı zamanda birçok şeyi de alıp götürmektedir…
Filmin IMDB puanı 7,6
The Wolf of Wall Street – Para Avcısı (2013)
Yönetmenliğini Martin Scorsese’ın yaptığı ve Türkiye’de Para Avcısı ismiyle gösterime giren 2014 ABD yapımı The Wolf of Wall Street filminin başrollerinde ünlü oyuncu Leonardo DiCaprio, Jonah Hill ve Margot Robbie oynuyor. Gerçek hayattan uyarlama olan filmde Jordan Belfort adlı 1962 doğumlu Amerikan konuşmacı ve yazarın hayatı anlatılıyor.
Filmin Konusu
Jordan Belfort henüz 24 yaşında, para kazanma konusunda usta bir şahıstır. Para kazanma konusunda o kadar ustadır ki insanlara ihtiyaçları olmadığı bir şeyi sanki ihtiyacıymış gibi göstermeyi başarıp satar. Bu ustalığını gösterirken “Sell me this pen” (bu kalemi bana sat) sloganını kullanır. Kendisine doğuştan gelen bu kabiliyet onu önce Wall Street borsasında bir komisyoncu, daha sonra da Stratton Oakmont isimli bir yatırımcı firmada CEO olmaya kadar götürür. Bazı tahvillerde sahtekarlık yaparak yatırımcıları kandırır ve kısa zamanda çok büyük paralar kazanır. Kolay kazandığı bu paralarla yaşamaya başladığı uyuşturucu ve hayat kadınlarıyla dolu aşırı abartılı lüks hayat birilerinin dikkatini çeker.
Tam üç saat süren film 5 dalda Oskar’a aday gösterildi.
IMDB puanı 8,2
Candy (2006)
Yönetmenliğini Neil Armfield’ın yaptığı Türkiye’de de orijinal adı Candy ile gösterime giren 2006 Avusturalya yapımı filmin başrollerinde Heath Ledger, Abbie Cornish ve Geoffrey Rush oynuyor.
Filmin Konusu
Genç ve güzel bir kadın olan Candy ile bir şair olan Dan birbirlerine aşk ile bağlıdırlar. Sanatla haşır neşir olan çiftin hayatını eroin ele geçirir ve eroine ulaşmak için akıl almaz şeyler yaparlar. Hatta Candy eroine ulaşmak için kendi vücudunu satarken Dan da buna göz yummak zorunda kalır. Bu yönüyle ibretlik ve dramatik bir film.
Filmin IMDB puanı 7,3
Requiem for a Dream (2000) Bir Rüya İçin Ağıt
Türkçeye Bir Rüya İçin Ağıt olarak çevrilen 2000 ABD yapımı Requiem for a Dream filminin başrollerinde Jared Leto, Ellen Burstyn ve Jennifer Connelly oynuyor. Yönetmenliğini aynı zamanda senaryosunu da yazan Darren Aronofsky ‘in yaptığı film Hubert Selby Jr.’un aynı isimli romanından uyarlanmış.
Filmin Konusu
Film uyuşturucu madde bağımlısı bir genç, onun televizyon bağımlısı annesi, sevgilisi ve uyuşturucu satıcısı Tyrone’un etrafında dönüyor. Harry geçimini uyuşturucu satarak sağlar. Annesi ise bir yarışma programı bağımlısıdır. Anne bir gün bağımlısı olduğu bu yarışmaya katılma hakkı kazanır ancak ödül olarak verilen kırmızı elbiseye giremez ve zayıflamak için hap kullanmaya başlar. Ancak kullandığı haplar annesinin yerinde duramamasına ve devamlı iş yapmasına sebep olur. İşleri yolunda giden oğlu kendisine yeni bir televizyon alıp götürdüğünde durumu görür ve annesinin hapları kullanmaması gerektiğini anlar. Bundan sonra karakterlerin hayatını dağıtıp parça parça edecek olaylar art arda gelmeye başlayacaktır.
IMDB puanı 8,4
Scarface (1983) Yaralı Yüz
Türkçeye Yaralı Yüz olarak çevrilen Scarface’in yönetmenliğini usta yönetmen Brian De Palma yapıyor. Başrollerde ise usta oyuncu Al Pacino’ya Michelle Pfeiffer ve Steven Bauer eşlik ediyor. Filmin senaryosunu Oscar ödüllü yönetmen ve senarist Oliver Stone yazmış. 1983 ABD yapımı film aynı isimle 1932 yılında çekilmiş bir filmin serbest uyarlamasıdır. Scarface Türkçe’ye ilk başlarda Sicilyalı diye çevrilmiş fakat filmdeki mafyaların İtalya ve Sicilya mafyasıyla alakası olmadığından bu hata düzeltilmiş ve Yaralı Yüz olarak değiştirilmiştir.
Filmin Konusu
Fidel Castro’nun rejim muhalifleri için tanıdığı Amerika’ya göç hakkını kullananlar arasında bir sürü akıl hastası ve suça karışmış insanlar da vardır. Tony Montana (Al Pacino) da bu suçlulardan biridir ve arkadaşı Manny Ribera ile beraber Miami’ye yerleşir. Burada ülkenin büyük uyuşturucu baronlarından birinin kanatları altına girer ve zamanla çeşitli olaylara karışarak sonunda 1 numaralı kokain kralı olur.
Al Pacino’nun tek kelimeyle döktürdüğü filmin IMDB puanı 8,3
Pulp Fiction (1994) Ucuz Roman
Usta yönetmen Quentin Tarantino’nun yönettiği 1994 ABD yapımı filmin senaryosunu da Tarantino, Roger Avary ile birlikte yazmış ve ortaya harika bir film çıkmış. Tarantino’nun Rezervuar Köpekleri filminden sonra asıl çıkışını yaptığı film bu dersek abartmış olmayız. Yapımın başrollerinde John Travolta, Samuel L. Jackson ve Uma Thurman oynuyor.
Filmin Konusu
Birbirlerine deli gibi aşık soyguncu bir çift hayatlarına biraz heyecan katmak isterler. Öte yandan iki azılı suçlu da patronlarını dolandırmak isteyen başka suçluları vurmak için yola çıkarlar. Patron ise bir boksöre para karşılığı şike yaptırıp kısa yoldan para kazanma, boksör ise parayı alıp şike yapmayarak patronu dolandırma planı yapar. Patronun elemanlarından biri de patronunun isteği üzerine onun karısıyla bir gece eğlenecektir. Bütün bu kahramanların işleri ters gitmeye başlar ve hikayeler bir yerde birleşir.
Ucuz Roman yayınlandığı yıl 7 dalda Oscar’a aday gösterilip En İyi Orijinal Senaryo Oscarı ödülünü almayı başarmıştır.
IMDB puanı 8,9 / IMDB linki
