Şahsen biraz tuhaf buluyorum organik saç ekimi ifadesini; yapay, bol katkılı, bol kimyasallı, hormonlu, GDO’lu, içine kim bilir neler tıkıştırılmış ürünler tarafından kuşatılmış durumda olduğumuz için ‘Organik’ kelimesi şirin geliyor bize; bu sebeple ortaya atılmış olabileceğini düşünüyorum. Konuyla pek ilgisi yok ama gördüğümüz her ‘Organik, bitkisel, doğal’ ibaresine de itibar etmememiz gerekiyor aslında. Piyasanın sağlığa zarar verebilecek şeylerle dolu olması yüzünden bu sıfatları taşıyan ürün ve hizmetlere karşı normal bir düşkünlük göstermemiz doğal ürünler piyasasının da bu düşkünlükten faydalanmak isteyen fırsatçılarla dolmasına yol açtı maalesef.
Organik saç ekimi nedir?
Organik saç ekimi; bildiğimiz saç nakil işlemlerinden önce, saçların ekileceği bölgenin PRP enjeksiyonu ile daha güçlü; nakledilen saçları daha iyi tutup taşıyacak hale getirilmesidir. PRP insanın kendi kanından, öz kaynaklarından alınıyor; olaydaki ‘Organik’ kelimesinin esprisi de bu aslında. Sizden kan alıyorlar, bu kanı laboratuvar şartlarında ayrıştırırıp daha ‘Kaliteli’ bir sıvı haline getiriyorlar ve bu sıvıyı yine size enjekte ediyorlar .PRP tekniği, saç nakli için kullanıldığında; saçların ekileceği alanın daha güçlü ve sağlam hale gelmesini sağlıyor. Böylece oraya ekilen saçların tutunma, yerleşme, çoğalma ihtimali daha büyük oluyor.
Kök hücre enjeksiyonu imiş gibi lanse edilen ama aslında PRP uygulaması olan bu yöntem aynı zamanda, kıl köklerinin nakledileceği alana uygulanan kimyasal solüsyonların yerini de tutuyor. Ekim yapılacak bölge bu solüsyonlarla şişirilince işlem daha kolay yapılıyor, daha rahat çalışılıyormuş. Fakat bu solüsyonlar oraya ekilen sağlıklı kıl kökleri üzerinde olumsuz etki yapabiliyormuş.
Saç ekim işleminin yapılacağı alanın kalın, sağlam ve güçlü olması operasyonun başarısı açısından fark edecektir; bu yüzden bu yöntem gerçekten işe yarayabilir. Ama yani, saçların ekileceği alanın birtakım işlemlerle daha güçlü hale getirilmesinin çok sıfır, çok yepisyeni bir fikir olduğunu sanmıyorum. Ben geçen gün de yazdım saç ekimiyle ilgili bir yazı, nakil yapılacak derinin özelliklerinin önemli olduğunu o zaman da fark ettim mesela, bir yerlerde yazıyordu.
Bana şöyle geliyor: İyi bir doktor size ekim yapmaya başlamadan önce durumunuzu, özelliklerinizi gözden geçirecektir mutlaka. Saçların ekileceği bölge böyle ekstra güçsüz, ekstra ince falansa onu da fark edecektir ve bu yönde bir şeyler yapmayı veya en azından sizi uyarmayı düşünecektir. Organik saç ekiminin mantığını anlıyorum fakat bugüne kadar hiç akla gelmemiş olan bir şey akıl edilmiş gibi bir havayla sunulmasını anlamıyorum. ‘Organik’ kelimesi de ayrıca alakasız ve sırf şirin dursun diye kullanılan bir kelimeye benziyor.
Unutmadan; PRP enjeksiyonunu sadece saç dökülmesinden kurtulmak amacıyla da yaptırabilirsiniz. Cansızlaşan, incelen saç kökleri bu enjeksiyon sayesinde daha güçlü hale geliyor.
Saç ekiminde beklentiler:
Piyasada bu konuda fikir verecek bir sürü ‘Öncesi – sonrası’ fotoğrafı var ama bu fotoğrafların bir kısmı fotoshop olabilir veya ekim yaptıran kişinin saçlarının ve saç derisinin durumu sizinkinden farklı olabilir. Bu yüzden, mükemmel bir örneği gösteren bir fotoğrafa bakıp da ‘Ben de tıpkı böyle olucam’ diye düşünmeyin, hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. İyi bir cerrah faktörü burada da önemli işte, benim için iyi bir cerrah aynı zamanda doğru söyleyen biridir. Böyle bir doktor size aşağı yukarı ne umabileceğinizi net bir şekilde söyler, olmayacak şeyler vaat etmez.
Saç ekimi teknikleri:
Organik saç ekimi olarak lanse edilen yöntem bir saç ekim tekniği değil, saç nakli için kullanılan 2 temel tekniğin etkisini güçlendirecek olan bir uygulama. Saç ekiminde 2 teknik kullanılıyor; FUT tekniği ve FUE tekniği. Her 2 yöntemin de amacı aynı; asla dökülmemeye kodlanmış olan ensedeki saçların, başın kısmen veya tamamen saçsız kalmış olan ön kısımlarına ve tepe kısmına nakledilmesi. Bu tekniklerin farkları kendini ensedeki saçların alınma biçiminde gösteriyor. Fut tekniği uygulanırken ensedeki saçlardan, ameliyat bıçağı yardımıyla şerit halinde bir parça çıkarılıyor. Sonra bu şeritte bulunan saç kökleri tek tek ayrıştırılıyor, son olarak da saçsız kalmış kısımlarda açılmış olan minik deliklere ekiliyor. Alınan şeridin oluşturduğu boşluk dikiş yapılarak kapatılıyor. Bu yöntemde işin bu kısmı çok önemli. Fut yöntemi, ülkemizde artık pek uygulanmıyor (Veya uygulanamıyor) olsa da oldukça etkili bir saç ekim yöntemi aslında. Fakat burada küçük çaplı bir cerrahi operasyon ve sonrasında da dikiş atmak söz konusu. Doktor ve ekibi ne kadar usta ve tecrübeli olursa, ense kısmında kalacak olan yara izi de o kadar belirsiz oluyor. Yeterince becerikli olmayan bir ekibin eline düşerseniz bu iz, saçlarınızı kısa kestirdiğiniz zaman arkada kötü bir görünüm oluşmasına yol açabiliyor.
Fue tekniğinde ise saç kökleri bıçak kullanılmadan, ince uçlu iğnelerle tek tek toplanarak alınıyor. Bu teknikte saçların alındığı bölgedeki izler daha dağınık ve küçük oluyor, dolayısıyla neredeyse hiç belli olmuyorlar. Bir de işlemden sonra daha az ağrı çekiliyor ve toparlanma süreci daha kısa sürüyor. Kulağa daha hoş geliyor, öyle değil mi? Fakat, bu konuda epeyce araştırma yapmış biri olarak söylüyorum; bu 2 teknikten birini göklere çıkarıp diğerini tamamen olumsuz – gereksiz falan ilan etmek doğru görünmüyor. Birtakım şartlara bağlı olarak, biri veya diğeri kişi için daha avantajlı olabiliyor. Bu yüzden, her iki tekniği de uygulayabilen bir plastik cerrah ile görüşmek daha iyi olacaktır sanırım. İyice saçsız kalmaktan, kel kalmaktan korkuyorsanız böyle bir işlemden en iyi sonucu almak istersiniz. Bunun bir yolu da sizin durumunuza en uygun olan tekniği uygulatmak olsa gerek.
‘Ben kesi ve dikiş izi istemiyorum’ diyorsanız FUE tekniğini tercih edeceksiniz ama, bu böyle. 2 teknik arasındaki farklardan biri de şu bu arada: ‘Dikişsiz yöntem’ olarak da bilinen Fue yönteminde Fut yöntemine göre daha fazla sayıda saç teline ulaşılabiliyor. Ama bu 1 seansta değil 2 -3 günlük aralıklarla uygulanan birkaç seansta mümkün oluyor.
Kimlere saç ekimi yapılabilir?
Saç nakli operasyonu talep eden kişilerin çok büyük bir kısmı erkektir. Saç dökülmesi sorunu kadınlarda da ileri derecede olabilir fakat kadınların erkeklerin yaşadığı şekilde bir saç kaybı yaşadığı çok nadir görülür. Böyle bir durum söz konusu olsa bile, kadınlarda erkeklerde olduğu gibi dökülmemeye kodlanmış bir bölge olmadığından, saç naklinin aynı olumlu sonuçları vermesi pek mümkün değildir. (Erkeklerde, ensedeki saçlar dökülme riski olmayan saçlardır.) Bir kadının saçında genel bir incelme varsa ve sağlam, sık kalın saçlarla dolu bir bölge yoksa saç ekim yapılmasının anlamı yoktur.
Erkek tipi saç dökülmesi genetik bir sorundur ve ergenlik döneminde bile başlayabilir. Zamanla saçlar iyice incelir ve kişiyi çok rahatsız etmeye başlar. Bu noktaya gelmiş olan herkese saç ekimi yapılabilir. Fakat, yaşı 40’tan küçük olan erkeklerde saç dökülmesinin devam edeceğini ve ek seanslar gerekebileceğini unutmamak gerekir. Ayrıca, genç bireylerde nihai donör bölge (Verici bölge, saçsız kısımlara ekilecek saçların bulunduğu alan) henüz oluşmamış olabilir. Saç ekimi işlemi, genetik nedenlerle saç kaybı yaşayan erkeklerin dışında; saçlı derisinde yanıktan dolayı boş alanlar oluşmuş olanlara veya daha önce saç ektirip beklediği sonucu alamamış kişilere de uygulanabilir.
Saç ekiminin başarılı olması hangi faktörlere bağlıdır?
Saçlarınızın yapısı saç ekiminin başarılı sonuç vermesi açısından önemli. Ensedeki saçlar kalın, sağlam telli ve sık olunca bu durum ekim bölgesindeki saçlara da yansıyor. Saçların koyu renkli ve kıvırcık olması da etken, çünkü böyle saçların kapatıcılığı daha fazla oluyor.
Saç ekimi yapılacak bölgenin büyüklüğü de sonucu etkiliyor.
Bu işi uzun zamandan beri yapan, başarılı operasyonlar gerçekleştirmiş, iyi eğitimli ve becerikli bir ekibi olan, son teknoloji ürünü ekipmanlarla çalışan bir plastik cerrah ile anlaşmak da çok önemli tabii ki. Saç ekimi iyi bir ekip tarafından yapılırsa saçların ekilme yönü, alın çizgisi vb. detaylar mükemmel bir şekilde ayarlanır ve ortaya doğal bir görünüm çıkar; insanlar saç ektirdiğinizi anlamaz.
PRP uyguaması saç ekme işlemini ne kadar uzatıyor?
Kişiden kan alınıp bu kanın trombositlerinin ayrıştırılması 45 dakika kadar sürüyor, saç ekim işlemi de bu civarda uzuyor tabii. Klasik operasyon 6 – 9 saat sürdüğüne göre, işin içine bu yöntem de girince 7 – 10 saate çıkacak demektir.
Saç naklinden sonra saçlar ne zaman çıkar?
Saçlı bölgeden alınan greftlerin ucunda 1 – 1.5 mm. boyunda saç kılları bulunuyor. Ekim yapılan bölgede oluşan kabuklanma, yıkamalar ve bakımlarla 10 – 15 gün sonra ortadan kaybolduğunda, bu bölgede saçlı bir alan oluşuyor ve bu çok hoşunuza gidiyor tabii. Ama ameliyattan 1 – 1.5 ay sonra ekilen greftlerin üstündeki bu saçlar tamamen dökülüyor ve siz uygulamadan önceki halinize geri dönüyorsunuz. Çünkü saçların normal olarak bulundukları yerden alınıp başka bir yere nakledilmeleri onların canlılığını geçici bir süre için engelliyor. Saç ekimi işleminin üstünden 2.5 – 3 ay geçtikten sonra bu saç kökleri yeni bölgelerine tutunmaya, orada da büyümeye başlıyorlar. Ondan sonra da bir daha dökülmüyorlar.
Saç ekimi için tıklayın
Erkek tipi saç dökülmesi için tıklayın
